Chicago Ticaret Borsası (CME)'ndan alınan en son verilere göre, piyasanın Eylül'deki Fed para politikası kararına ilişkin beklentileri önemli ölçüde değişti. Veriler, yatırımcıların genel olarak Fed'in Eylül'de daha gevşek bir para politikası duruşu alacağına inandıklarını gösteriyor. Özellikle, piyasa Fed'in Eylül'de 25 baz puan faiz indirme olasılığının %87,3 olduğunu, faiz oranını sabit tutma olasılığının ise sadece %12,7 olduğunu öngörüyor.
Bu eğilim Ekim beklentilerinde de devam etti. CME verilerine göre, piyasa, Fed'in Ekim'de faiz oranlarını sabit tutma olasılığını yalnızca %6,4 olarak değerlendiriyor. Buna karşılık, toplamda 25 baz puan indirim yapma olasılığı %50,6'ya ulaşırken, toplamda 50 baz puan indirim yapma olasılığı ise %42,9'dur.
Bu veriler, piyasa katılımcılarının ABD ekonomisinin görünümü ve enflasyon eğilimleri üzerindeki görüşlerinin değişmekte olduğunu yansıtıyor. Artan sayıda yatırımcı, Fed'in önümüzdeki birkaç ay içinde potansiyel ekonomik büyüme yavaşlaması riskine yanıt olarak para politikasını gevşetmeye başlayabileceğine inanıyor.
Ancak, bu beklentilerin yeni ekonomik veriler ve küresel olayların gelişimi ile değişebileceği dikkat çekicidir. Yatırımcılar ve politika yapıcılar, yakın zamanda açıklanacak istihdam raporu, enflasyon verileri ve diğer önemli ekonomik göstergelere yakından bakacaklar; bu faktörler, Fed'in nihai kararları üzerinde önemli bir etkiye sahip olacaktır.
Her ne olursa olsun, mevcut piyasa beklentileri, yatırımcıların ABD para politikasının daha gevşek bir yöne kayacağına dair güvenlerinin arttığını göstermektedir. Bu durum, küresel finansal piyasalar üzerinde derin etkiler yaratabilir.
View Original
This page may contain third-party content, which is provided for information purposes only (not representations/warranties) and should not be considered as an endorsement of its views by Gate, nor as financial or professional advice. See Disclaimer for details.
14 Likes
Reward
14
5
Repost
Share
Comment
0/400
AllInAlice
· 08-25 00:52
insanları enayi yerine koymak insanları enayi yerine koymak insanları enayi yerine koymak Sadece verilere bakarsak kesinlikle düşmesi gerekiyor.
View OriginalReply0
rug_connoisseur
· 08-25 00:51
Federal Rezerv (FED) yine bir oyun çeviriyor.
View OriginalReply0
BasementAlchemist
· 08-25 00:50
İlk başta faiz indiriminden bahsedilmeliydi, insanları enayi yerine koymak için önce enayileri kesip sonra açıklama yaptılar.
View OriginalReply0
MevHunter
· 08-25 00:44
Federal Rezerv (FED) yine enayileri enayi yerine koymak için harekete geçecek.
Chicago Ticaret Borsası (CME)'ndan alınan en son verilere göre, piyasanın Eylül'deki Fed para politikası kararına ilişkin beklentileri önemli ölçüde değişti. Veriler, yatırımcıların genel olarak Fed'in Eylül'de daha gevşek bir para politikası duruşu alacağına inandıklarını gösteriyor. Özellikle, piyasa Fed'in Eylül'de 25 baz puan faiz indirme olasılığının %87,3 olduğunu, faiz oranını sabit tutma olasılığının ise sadece %12,7 olduğunu öngörüyor.
Bu eğilim Ekim beklentilerinde de devam etti. CME verilerine göre, piyasa, Fed'in Ekim'de faiz oranlarını sabit tutma olasılığını yalnızca %6,4 olarak değerlendiriyor. Buna karşılık, toplamda 25 baz puan indirim yapma olasılığı %50,6'ya ulaşırken, toplamda 50 baz puan indirim yapma olasılığı ise %42,9'dur.
Bu veriler, piyasa katılımcılarının ABD ekonomisinin görünümü ve enflasyon eğilimleri üzerindeki görüşlerinin değişmekte olduğunu yansıtıyor. Artan sayıda yatırımcı, Fed'in önümüzdeki birkaç ay içinde potansiyel ekonomik büyüme yavaşlaması riskine yanıt olarak para politikasını gevşetmeye başlayabileceğine inanıyor.
Ancak, bu beklentilerin yeni ekonomik veriler ve küresel olayların gelişimi ile değişebileceği dikkat çekicidir. Yatırımcılar ve politika yapıcılar, yakın zamanda açıklanacak istihdam raporu, enflasyon verileri ve diğer önemli ekonomik göstergelere yakından bakacaklar; bu faktörler, Fed'in nihai kararları üzerinde önemli bir etkiye sahip olacaktır.
Her ne olursa olsun, mevcut piyasa beklentileri, yatırımcıların ABD para politikasının daha gevşek bir yöne kayacağına dair güvenlerinin arttığını göstermektedir. Bu durum, küresel finansal piyasalar üzerinde derin etkiler yaratabilir.